- 21:28 - BADER Olarak Etimesgut Belediye Başkanı Sayın Enver DEMİREL'in Misafiri Olduk
- 13:44 - 5.Olağan Genel Kurul Çağrısı
- 08:48 - İstişare ve Tanışma Programımızı Gerçekleştirdik
- 08:50 - Ankara Valiliğine Vasip ŞAHİN atandı.
- 16:11 - Kabakçı Konağı Ekim Ayı Söyleşisini Gerçekleştirdik.
- 08:44 - BADER Olarak Ziyaretlerimize Devam Ediyoruz.
- 09:42 - Acımız Büyük
- 23:38 - Hacı Bayram Veli Hazretlerinin Manevi Gölgesinde Bir Sosyal Bilimler Üniversitesi
- 23:13 - Zabıta Teşkilatı 192 Yaşında…
- 16:09 - ABD Menşeili Markalara İzin Yok
- 09:30 - 15 Temmuz Platformu Üyesi Olarak Basın Açıklamasına katıldık.
- 09:24 - 13. Çubuk Kültür ve Turşu Festivali İstişare Toplantısı
- 09:18 - Döviz ve Altınlarımız Bozduruyoruz
- 09:14 - TRT'ye Ziyaret
- 16:01 - Sincan Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda Basın Açıklaması Yapıldı
Durdu GÜNEŞ / Yazar





Bütün Mesele “Elini Taşın Altına Koymak” Ya da Koymamak
Değerli dostum Yaşar Ateşsoy liderlik konusunda konuşma yaparken bir sorunu çözmek için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini söyledi.
Bir konuşmasında gençlerden birinin “Niçin elimizi taşın altına koyalım ya altından yılan, çıyan çıkarsa” diye itiraz ettiğini , “ Eli taşın altına koymanın mantıklı bir şey olmadığını söylediğini” nakletti.
Konuşma sonrasında gençlerin kavram ve deyim bilgisi yönünden çok zayıf olduğu konusunda sohbetimiz oldu. Bu durumun gençlerde konuları kavrama yönünden büyük bir zafiyet oluşturduğu kanaatına vardık.
“Elini taşın altına koymak” deyiminin nereden geldiği üzerinde Yaşar Ateşsoy, Hacerül Esved'in yerine yerleştirilmesi ile bu olayın nesilden nesile aktarılması sırasında oluştuğunu söyledi.
Peygamberimiz 35 yaşında iken, Kabe'nin duvarları yağmur ve seller nedeniyle yıpranmıştı. Mekke'liler Kabeyi temele kadar yıkıp yeniden inşa ettiler. Duvarların örülmesi kabileler arasında paylaşılmış ve duvarlar işbirliği içinde örülmüştü.
Sıra kutsal taş olan Hacerül Esved’in yerleştirilmesine gelmişti. Her kabile bu şerefe nail olmak için taşın kendi kabilelerince yerleştirilmesini istiyordu. Bu konuda kabileler arasında anlaşmazlık oluştu.
Yaşlı bir zat, “Ey Kureyş topluluğu, anlaşamadığımızın bu durumu hakkında hüküm vermek üzere kapıdan giren ilk kişiyi hakem yapalım” dedi. Teklif orada bulunanlarca kabul edildi.
O sırada kapıdan Hz. Muhammed girdi. O’na durum anlatıldı. Peygamberimiz taşın konulacağı yere kadar birlikte havaya kaldırılması istedi. Sonra Peygamberimiz taşı kavrayarak yerine yerleştirdi.
Böylece sorun herkesin katılımıyla ve herkesin memnun kaldığı bir şekilde çözülmüştü.
Bir sorunun çözülmesi konusunda bu örnek olaya gönderme yapılarak elini taşın altına koymak deyimi nesilden nesile aktarıldı.
Deyimler kültür taşıyıcıdır, geçmişteki deneyimlerin ve düşüncelerin nesilden nesile aktarılmasında rol oynar.
Deyimlerin anlamı tam bilinmediği zaman, düşünceleri oluştururken ondan doğru şekilde yararlanamayacağımız gibi iletişim kazalarına da yol açar.
Son söz: Bir sorunumuz varsa herkes elini taşın altına koymalıdır.
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Yukarı
Tel : 0 312 229 54 06 - 229 55 06 | Haber Yazılımı: CM Bilişim